Bilindiği gibi çeviri, kültürler arası bilgi aktarma ve iletişim etkinliği olmakla birlikte dilden dile sıradan bir bilgi ya da anlam aktarımı biçiminde nitelendirilemez. Her dilin kendince bir yapısı vardır ve bir dilden diğer bir dile yapılacak aktarma ve çevirilerde de belli bir düzeyde kimi anlam kayıplarının olması doğaldır. Kusursuz çevirinin mümkün olup olmadığı, çeviri bilim alanının önemli tartışma konularından biri sayılır. Çeviri eylemi gerçekleşirken sözcüklerin yalnızca temel anlamlarının değil, duygu değerlerinin kaybı da çeviri yanlışlarını oluşturur.
Çeviri sürecinde sözcüklerin ve cümlelerin bağlamsal anlamları önem taşır. Edebî metinlere göre bilimsel ve teknik metinlerin genelde düz anlamda olması nedeniyle anlam kaybı sorunu çok yaşanmaz. Edebî metinlerdeki sanatlı sözlerin, deyimlerin, atasözlerinin, aforizmaların doğru eş değerlerinin bulunmaması hâlinde büyük anlam kayıpları yaşanır. Bu bakımdan çeviri sürecinde dikkat çekici ölçüde anlam kayıplarına edebî metinlerde daha çok rastlanır. Edebî metinler yazıldığı dilin kültürünü de içerdiğinden ister istemez anlam kayıplarına uğrayabilir. Özellikle manzum eserlerin çevirisinde, atasözleri ve deyimlerin eşdeğerlerinin verilmesi çok da kolay değildir. Bu nedenle çevirmenlerin eserin her cümlesinin anlam özelliklerine özen göstermesi ve ona göre de sonuca ulaşması beklenir. Çeviri eleştirisi yapacak yetkinlikte olanları ikna edebilecek bir sonuca ulaşmalıdır çevirmenler. Kimi çevirmenler kaynak metindeki anlamı erek (hedef) metinde veremediği zaman anlatıma ve bağlama uygun cümle yakıştırıp geçiştirmektedir. Metinde anlamca eş değerlik sağlanmamış olduğunda çevirmen yanlış veya uydurma bir anlamı yazmamalıdır ve araştırıp mutlaka hedef dildeki doğru anlamı bulmalıdır.
Isıkgöl’ün derinliklerinde başlayan ve masal gibi bir anlatıma sahip Beyaz Gemi, Cengiz Aytmatov’un üzerinde konuşulan ve tartışılan eserlerinin başında yer alır. Bu roman, bir çocuğun iç dünyasında dolaştırır insanı. Toplumun eski inançlarına, hayal kırıklıklarına ve insani trajedilerine de yer verilmiştir. Tabiat ile iç içe yaşayan altı yaşındaki bir çocuğun gözünden ve onun hayal gücüyle umut ve acının bir arada sunulduğu romandır.
Bu çalışmada, Refik Özdek tarafından çevrilen Cengiz Aytmatov’un Beyaz Gemi adlı eserlerindeki anlam kaybına uğrayan sözcük, cümle, söz öbekleri, kalıplaşmış sözler çıkartılarak tablo hâline getirilmiş ve yorum yapılmıştır. Yorum kısmında kaynak metin olarak bu eserin hem Rusçasına hem de Kırgızcasına başvurulmuştur. Böylece dolaylı olarak Rusça ve Kırgızca arasındaki çeviri farkları da belirlenmiş, iki dil arasında direkt çeviri ile ara dil çevirisinin farklarını da görmüş olmaktayız. Ara dil kullanımından kaynaklanan sebeplerle oluşan anlam kayıpları tespit edilmiş ve hem Rusça kaynak metinden hem de Kırgızca metinler esas alınarak Özdek’in çevirdiği Türkçe metinler karşılaştırılmış olup doğru varyantları önerilmiştir.
Cengiz Aytmatov, Sovyetler Birliği döneminde Kırgızların hayat tarzını dile getirmiş dünya çapında bir yazardır. Sovyet yönetimi döneminde yazarlık yapmanın zorluklarının yanı sıra özel olarak millî ve evrensel konulara değinmenin çoğu zaman ağır bir bedel ödemeyi gerektirdiğini bilen Aytmatov, Kırgızların millî bilincini diriltmeye yönelik hatırlatmalarda bulunur. Bu bakımdan Aytmatov’un eserlerinin Kırgızlar kadar diğer Türk topluluklarına da tesiri olmuştur. Erken Gelen Turnalar eserinden birkaç yıl önce kaleme alınan Beyaz Gemi hem konusu itibarıyla hem de varoluşçuluk olarak çok farklı bir ses getirmiş ve okuyucularını da çok şaşırtmıştır. Eserde ebeveynler tarafından unutulan, büyüklerin acımasızlığına ve zulmüne maruz kalan, masal ve efsaneler dünyasında yaşayan bir çocuğun hayatı anlatılmaktadır (İbraimov, 2018, s.100).
Edebiyat; insanın duygularının, düşüncelerinin, yorumlarının, beğenilerinin, insan ve toplumun yaşantısındaki belirli olayların yansıtıldığı estetik kaygılar çerçevesinde söz veya yazıyla etkili biçimde anlatımını sağlayan bir sanattır. Bu nedenle edebî eserlerin çevirisinde zaman zaman duygu ve estetik zevklerin aktarılması kolay değildir. “Çeviride her iki dilin, bir başka deyişle kaynak dil ile hedef dilin değişik alanlarla ilgili anlatım biçimlerinin en etkin bir şekilde kullanılması ve bunların birbirine aktarılması söz konusudur.” (Nalcıoğlu, 2015, s. 2). Kaynak dilden ara dil aracılığıyla başka bir dile çeviri konusu genellikle çeviri eleştirmenlerince değinilmeyen bir konu olmuştur. Refik Özdek, Aytmatov’a ait Beyaz Gemi romanını doğrudan Kırgızca (Ak Keme) kaynak eserden çevirseydi “Ak Gemi” derdi. Kırgızca ve Türkiye Türkçesinin söz varlığı bakımından ortaklıkların çok olduğu dikkate alındığında anlam kayıpları daha az olurdu denebilir. “Kültür aktarımının en yoğun görüldüğü çeviri, edebi çeviridir. Edebi çevirmen iki dünya arasındaki geçiş noktasını kontrol eden konumundadır. Çıkış dil ile hedef dil arasındadır. Bu köprü aynı zamanda edebi çevirinin temel şartlarını da taşımak zorundadır, diğer bir deyişle üslup ve içerik olarak dikkat edilmeli ve aslına sadık olarak verilmelidir” (Nalcıoğlu, 2015, s. 3). Kırgız kültürü, genel Türk dünyası kültürü içinde önemli bir yer tutar. Bu bakımdan kültürel unsurların yerel özellikleri dikkate alındığında ve geleneksel kültürün eserin yazıldığı 1970’li yılların sosyal hayatına uygun kavramların, öz olguların başka dil ve kültürlere aktarılması çok da kolay olmayacağı anlaşılır. “Bu doğrultuda özellikle roman, öykü ve şiir edebi metinlerin çevirilerinde kültürel aktarımın büyük bir öneme sahip olduğu bir gerçektir. Kültürler kendi dillerinin özellikleri arasından süzülerek ışığa çıkarlar. O halde edebi metinde yapılacak kültür transferi söz konusu demektir. Bu transferi iyi yapabilmek için şüphesiz ki her iki kültürü de iyi tanımak gerekmektedir.” (Nalcıoğlu, 2015, s. 4).
“Cengiz Aytmatov’un Son Eserlerinin Türkçeye Çevirileri Üzerine” (Aydın, 2020) adlı makalede Aytmatov’un son romanları ve çevirileri üzerine önemli bir değerlendirme yapılmıştır. A. Pirverdioğlu, Ebedî Gelin (Dağlar Devrildiği Zaman)’ın çevirmenlerinden biridir. Ancak Dağlar Devrildiği Zaman sadece Pirverdioğlu tarafından çevrilmemiştir. Bu romanın çevrisini Güzel Sarıgül Şonbayeva da yapmıştır. Bu çeviri Rusçadan, yani eserin yazıldığı dilden yapılmıştır. Aytmatov’un bu eserini çeviren her iki çevirmen de Türkiye Türkçesini sonradan öğrenmişlerdir. A. Pirverdioğlu Azerbaycan Türkü, Güzel Sarıgül Şonbayeva ise Uygur asıllıdır. Rusçayı iyi bildiklerinden şüphe yoktur ancak çevirinin başarılı olması için dil içi, dil dışı ve bütün anlam türlerini dikkate almak gerekir. Her çevirmenin bir ana dili vardır ve en başarılı çevirinin de kaynak dilden çevirmenin ana diline yaptığı çeviridir. Çevirmenlerin kelime tercihlerindeki eksiklikleri ve yanlışları anlam kaybına yol açtığı görülmektedir. Şonbayeva’nın çevirisinden söz ederken “Kuraklık zamanlarında ara sıra seyrek ormanlıklara gelen yaban domuzları gibi korkudan kendilerini kirletmezler (s. 7).” cümlesinde Türkçede korkudan kendini kirletmek deyimi yoktur, korkudan altına kaçırmak (donuna kaçırmak), altını kirletmek var ama kendini kirletmek” yok. “Korkunç bir olaya karışmamak adına bir an önce oradan uzaklaşmak için çalışıyordu (s. 30).” Bu cümlede çevirmen adına yerine “için” edatını kullanmalıydı. “Şuuru hâlâ yerindeydi ve hayatının en büyük serveti olan tefekkürü elden geldiğince bırakmamaya çalışıyordu (s. 236).” cümlesinde “tefekkür” yerine “tevekkül” kelimesi tercih edilmeliydi. Buna benzer biçimde Pirverdioğlu’nun çevirisinde de “tabii ki” yerine “tabi (s. 5, 9, 14, 38, 51) yazılması ve Türkiye Türkçesinde bulunmayan kelimelerin çeviride yer alması kabul edilemez yanlışlardır. Beyaz Gemi adlı eserin çevirisi doğrudan kaynak metinden (Rusçadan) yapılmadığından daha farklı çeviri kayıpları söz konusu olmuştur.
Bu çalışmada bulgular, çeviride anlam kayıplarının nedenleri ve çıkarılan sonuçlar belirtilmiştir. Çalışma sonucunda edebî eser çevirisinde daha çok anlam kayıplarına uğrayan sözler olduğu görülmüştür. Özellikle kültürel özellikleri yansıtan söz varlığı ögelerinde sıfatlarda, çok anlamlı sözcüklerin içinde doğru anlamı ifade eden sözcüklerin seçimindeki yanlışlar nedeniyle anlam kaybı olduğu kanıtlanmıştır. Bunun dışında çalışmamızda “ara dil” niteliği taşıyan Fransızcadan Türkiye Türkçesine çevrilmiş olan bu eserlerin çevirisindeki anlam kaybına uğrayan sözcüklerin hangi sebeplerden dolayı uğradığı belirtilmiş ve doğru varyantlar önerilmiştir.
Çalışmada ara dil kullanımından dolayı çevirilerde anlam kayıpları konusunda örneklerle bilgiler verilmiş ve analizler yapılmıştır. Anlam kayıpları sorunu, Refik Özdek tarafından Türkiye Türkçesine çevrilmiş olan Cengiz Aytmatov’un Beyaz Gemi eserinden örnekler alınarak incelenmiştir. Eser, eğer Rusça ya da Kırgızcadan Türkiye Türkçesine çevrilseydi anlam kayıpları olur muydu? “Ara dil” nedeniyle oluşan anlam kayıpları üzerinde durulmaktadır.
Çalışmayla ilgili kaynak taramasında, incelemek istediğimiz anlam kayıpları bakımından yeterli derecede temsil edebilecek örnek çeviriler tespit edilmiştir. Cengiz Aytmatov Beyaz Gemi romanındaki söz varlığı ögeleri, kaynak dil ve ara dilden çeviriler Kırgızca metinle karşılaştırılmıştır. Toplanan ögeler, içerik analizi yöntemiyle açıklanmıştır. Eserin çevirisinin “ara dil”den (Franszıcadan) yapılmasından dolayı anlam kayıplarının nedenleri açıklanmış ve daha doğru çeviri metninin nasıl olması gerektiği gösterilmiştir. Anlam farklılıklarının nedenleri yorumlama yöntemiyle açıklanmıştır.
Evren ve Örneklem
Cengiz Aytmatov eserlerinin edebî ve dil özelikleri bakımından incelenmesine yönelik bilimsel çalışmalar çok olmasına rağmen yazarın eserlerinin çevirisi konusunda araştırma sayısı azdır: Cengiz Aytmatov’un Birinçi Mugalim Adlı Eserine Özolgusal Bir Yaklaşım Denemesi (Akın, 2021); Cengiz Aytmatov’un Eserlerinde Vicdan (Akın, 2015); Edebi Eserlerde Çeviri Sorunları (Nalcıoğlu, 2015); Manas Ansiklopedisi’nde Özolgu İfadeleri (Akın, 2020); Cengiz Aytmatov’un Son Eserlerinin Türkçeye Çevirileri Üzerine (Aydın, 2020); Cengiz Aytmatov’un Eserleri Üzerine Felsefî Bir Değerlendirme (Koyuncu, 2023); Cengiz Aytmatov’un “Toprak Ana” Eserinin “Ekoeleştiri” Bağlamında İncelenmesi (İsmailova ve Altıok, 2021); Cengiz Aytmatov’un Romanlarında Sovyet Rejimine Karşı Türk Millî Kültürünün Aktarılması Sorunu (Yakar, 2021); Necîb Mahfûz’un Hân El-Halîlî Adlı Eserinde Yer Alan Kültürel İfadelerin Çeviri Stratejileri Açısından Analiz (Kurt, 2020), Aytmatov’un Eserlerinde Sovyet Çalışma Hayatı ve Emekçi İlişkileri (Özyurt, 2023).
Geniş kapsamlı açıklamalar ve edebî araştırma yöntemlerine uygun bir şekilde hazırlanan kitaplar: “Devrinin Büyük Yazarı Cengiz Aytmatov; Hayatı ve Edebî Kişiliği” (İbraimov, 2018); Cengiz Aytmatov: Hayatı ve Eserleri Üzerine incelemeler (Söylemez, 2002). Çalışmamız, Rusça olarak basılan Polnoe sobranie soçineniy (Cengiz Aytmatov; Bütün Eserleri) Aytmatov, 2008); Kırgızca olarak yayınlanan “Çıngız Aytmatov, 3-tom (Cengiz Aytmatov, Üçüncü Cilt (Aytmatov, 2009) ile Beyaz Gemi (Aytmatov, 2012; Çeviren: Özdek) adlı eserlerin kaynak dil metinleri ve Türkçe çevirisi üzerinden yaptığımız çeviri eleştirisiyle sınırlıdır. Anlam kaybı olduğu düşünülen 43 cümleden 11’i bu çalışmada ele alınmış ve bütünü temsil eder düzeyde örneklem sunulmuştur.
Bulgular
Cengiz Aytmatov‘un Beyaz Gemi adlı eseri 1970 yılında Rusça yayımlanmıştır. Eserde yazar, insanın iç dünyasını sosyal ve tarihî bağlamda irdeler ve yine insanın arayışlarıyla yalnızlığını derinlemesine işler. Romandaki karakterlerin özellikleri ile olayların derin yapısında yaşam şartları, siyasal ve kültürel unsurlar çokça yer alır. Edebiyat eleştirmenleri Beyaz Gemi hakkında genellikle derinlikli bir eser biçiminde yorum yaparlar ve Cengiz Aymatov’un insan psikolojisini çok iyi aktardığı derinlikli bir edebî eser olarak değerlendirilir. Bu tür derin yapısıyla ön plana çıkan, betimleyici, öyküleyici ve tartışmacı anlatımın yanında eser, üstü kapalı biçimde bilgilendirici ve öğretici anlatımlarla dolu olduğu da görülür.
Çevirilerde çevirmeler için en zor husus öz olguların çokluğudur. Anlam olarak “yaşam” kavramıyla çok yakından bağlantılıdır. Öz olgular bir millete veya bir kültüre ait olup diğer milletlerde ve kültürlerde bulunmayan, tarihsel, kültürel ve yaşam tarzına özgü nesne, kavram ve olguları ifade etmektedir. Akın’a göre “Öz olgu; nesne, kavram, olgu belirten bir terim olmasıyla birlikte deyim, atasözü, kalıplaşmış söz biçimindeki söz öbekleri”dir (Akın, 2020, s. 213).
Beyaz Gemi’deki ara dilden çevirinin nasıl bir sonuç verdiğinin görülmesi için metinlerin Rusça ve Kırgızcaları Refik Özdek’in çevirisi arasında anlam farklılıkları ve anlam kayıpları belirtilmiş ve alternatif çeviri cümleleri sunulmuştur. Beyaz Gemi’de kaynak metindeki 43 cümlenin Türkçe karşılığında anlam kayıpları tespit edilmiştir. Ancak bunlardan yalnızca örnek teşkil edecek sayıda 11’inin bu çalışmada ele alınması uygun görülmüştür. Eserin Rusçası ve Kırgızcası ile Refik Özdek’in çevirisinden oluşan Türkçe metninin sayfa numarası gösterilmekle birlikte doğru çeviri önerisi de yer almaktadır. Her tablonun son kısmında ise tespit edilen bulgular hakkında yorumlar yapılmıştır. Çevirmenin yaptığı sözcük tercihlerinden kaynaklanan anlam kayıpları, anlamı atlanan sözcükler, eksik çeviriler, sözcük eklemeler vb. bilgilerden oluşan açıklamalar vardır.
Yorum ve Açıklamalar
“Yukarıdaki Tablo 1’de Rusçası расторопным / rastoropnım Türkçede “çevik, çalışkan/hazırcevap” anlamındadır. Kırgızca metinde yer alan элпек/ elpek sıfatı çok anlamlı sözcüklerden biridir. “1.Uysal, yumuşak huylu (binek hayvanı). 2. Çevik, atik, tetik, 3. Uysal (insan), 4. Rahat, kolaylıkla, 5. Çalışkan, hamarat” (Kırgızca-Türkçe Sözlük (Arıkoğlu, 2017) anlamlarına gelmektedir. Refik Özdek’in kıvrak sıfatını tercih etmesi anlamca uygun olsa da Mümin isminin çağrıştırdığı anlam “uysal” kişi olduğunu göstermektedir. Türkçe metinde Özdek’in tercih ettiği “Kıvrak Mümin” yanlış olmasa da anlam duygusu açısından Kırgızca metindeki anlamından farklı olduğu görülmektedir.
Tablo 3’te yer alan Rusça metinde сегодня / bugün hem de Kırgızca metinde бүгүн / bugün zaman zarfı TT’ye ‘o gün’ olarak çevrilmiş. чөп чабыкта: çöp çabıkta: ot biçerken sözcüğünün anlamı verilmemiştir. Anlam kaybı söz konusudur. Tablo 4’te belirtildiği gibi Rusça metinde Не взыщи, дорогой/ne vzışçi dorogoy: Kusura bakma kıymetlim. Kırgızca metinde Капа болбо, кагылайын/ Kapa bolbo, kagılayın: Üzülme kurban olayım. Refik Özdek’in ara dilden çevirisinde ‘Bağışla dostum’ şeklindeki çeviriler aynı şeyi ifade etmemektedir. Tablo 5 ve 6’daki cümlelerde ara dil çevirisi sorunları görülmektedir. Tablo 7’de Rusça metinde шапкa/ şapka; Kırgızca metinde калпак /kalpak, R. Özdek ara dilden ‘papak’ olarak tercüme etmeyi tercih etmiştir. Tablo 8’de Rusça ve Kırgızca metinde ortak olan ve Kırgız kültürüne ait olan baş giyimi тебетей-/tebetey ara dilden Türkçeye takke olarak aktarılmıştır. Tablo 9’da Kırgızca metinde keñkeles Kırgızca-Türkçe Sözlük (Arıkoğlu ve ark, 2017)’e göre “bön, aptal “anlamındadır. Rusçadaki Rusça metindeki придурковат/ pridurkovat aptal, şapşal, salak anlamındadır. R. Özdek’in çevirisinde ise “beş para etmez” diye aktarılmıştır. Bu cümlede de anlam kaybı vardır. Tablo 10’da özet çevirisi yapılmasının nedenin bir atasözünün anlamını ifade edecek eşdeğer sözün bulunamamasıdır. Tablo 11’de ise Rusça metinle Kırgızca metinde örtüşmeyen “peygamber” ve Kıdır sözcükleri vardır. Türkçe çevirisi Rusça kaynak metne uygun çevrilmiştir.
Cengiz Aytmatov’un Rusça adı Belıy Parohod, Kırgızca adı Ak Keme olan eserin Türkçe çevirisi Beyaz Gemi’dir. Bu eserin üç dildeki metin örneklerine bakıldığında bu eser, yazarı tarafından ilk olarak Rusça yazılmış; dolayısıyla, kaynak eser esas alınarak Kırgızcaya çevirisi yapılmıştır. Türkçeye çevirisi ise Fransızca tercümesi üzerinden yapılmıştır. Kaynak metinden Kırgızcaya yapılan çevirilerde edebî süslemeler kadar eserin Kırgız topraklarında geçen olaylar ve kişilerden oluşması nedeniyle eserin Rusçasında yer almayan bazı yerel kültürel unsurlardan eklemeler olduğu görülmektedir. Aytmatov’un hem Kırgızca hem Rusça yazması, ona farklı kültürlerin özelliklerini kaleme alma tecrübesini kazandırmıştır. Bu durum eserlerinde kültürel çeşitlilik, derinlik ve zenginlik olarak yansımıştır. Kırgız ve Rus kültürleri aracılığıyla evrensel değerlere de yer verilmiştir. Aytmatov’un Rus ve Kırgız kültürlerine ait eşit yaklaşımı, sadece yeteneklerinin benzersizliğini vurgulaması bakımından değil, bize sanatını yüceltmesinin bir aracı olduğunun göstergesidir.” (İbraimov, 2018, s. 140). İlginç olan konu, Cengiz Aytmatov’un niçin Rusça yazdığı değil, Rusça yazdıktan sonra Kırgızcaya kimin çevirdiğinin eserlerine yazılmamasıdır. Kendisi de yazar olan Aşım Cakıpbekov’un çok iyi bir çevirmen olarak Aytmatov’un pek çok eserini Rusçadan Kırgızcaya çevirdiği, Kırgızistan’daki edebiyat çevresince bilinmektedir. Cakıpbekov’un Kırgız edebiyatı için en büyük hizmeti, Cengiz Aytmatov’un birçok eserini Rusça’dan Kırgızca’ya çeviren tercüman olmasıdır. Cengiz Aytmatov’un Elveda Gülsarı, Beyaz Gemi, Selvi Boylum Al Yazmalım, Erken Gelen Turnalar, Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek, Gün Uzar Yüzyıl Olur, Dişi Kurdun Rüyaları, Kızıl Elma ve em>Deve Gözü adlı eserlerini Kırgızca’ya çeviren Cakıpbekov’un ismi basılan Aytmatov külliyatlarında yer almamıştır (Göz, 2004, s. 122-123). Uzun yıllar boyunca devam eden bu durum, Aytmatov’un ölümünden sonra basılan en geniş külliyatında çeviren sıfatıyla Aşım Cakıpbekov isminin yer almasıyla düzeltilmiştir (Göz, 2018).
Aytmatov, her bir eserinde özel kavramlara yer verir. Bu kavramların geleneksel Kırgız kültürüne ait olanlarının (tebetey, kalpak) yanı sıra “Sovyetizm” olarak adlandırılan “kolhoz, kolhozcu, komsomol, pioner, rayon, uezd” vb. öz olgular doğal olarak çokça yer almıştır. Mankurtlaşma karşısında milletlerin nelerle karşılaşacağı sorunları, yeniden var olabilmek için millî bir kimliğe değer verilmesi için Aytmatov, halkına mesaj verir. Yazar, Beyaz Gemi adlı romanında bir masaldan hareketle bir kimlik inşasının imkânları üzerinde durur. Beyaz Gemi, Cengiz Aytmatov’un 1970 yılında ve ilk kez Rusça olarak yayımlanan bir romanıdır (Kuzucular, 2011). Kırgızca-Türkçe Sözlük’te pioner (пионер) anlamı şöyledir: “1. Öncü, bilinmeyen bir ülkeye ilk kez gidip yaşamaya başlayan kimse. mec. Öncü, bilim ya da kültür alanına yenilik getiren kimse. 2. Piyoner, eski komünist toplumlarda orta okul öğrencilerine verilen komünist partiye özgü unvan. Rayon; 1. İlçe, 2. Bölge.” (Arıkoğlu ve ark., 2017).
Öz olguların dışında diğer kültürel arka plan bilgisi gerektiren sözlerin pek çoğunun “ara dil” çevirisi sonucunda gerçek anlamının verilememiş olduğu görülmüştür.
Arap yazarlarından Necîb Mahfûz, Mirâmâr adlı eseri 1967’de Arapça yazmış ve 1993’te de İngilizceye çevrilmiş, İngilizceden de Türkiye Türkçesine çevrilmiştir. Türkçeye ise Arapçadan değil, İngilizcesinden çevrilince Arapçasıyla Türkçesi arasında büyük farklılıklar olduğu anlaşılmıştır. Böylece ara dilden yapılan çeviri nedeniyle anlam kayıpları oluşmuş, çok yerde eş değerlik sağlanamadığı görülmüştür. “Bu eş değerliliğin sağlanabilmesi için çevirilerin ara bir dil kullanılmadan iki dil arasında doğrudan yapılmalıdır.” (Özcan ve ark., 2023, s. 317). Aytmatov’un Beyaz Gemi adlı eseri de benzer durumdadır. Rusçadan Kırgızcaya çeviride anlamların yerelleştirildiği görülür ve üslup farklılıkları da dikkat çekici düzeydedir. Çevirmen A. Cakıpbekov’un usta bir yazar olması ve Kırgız dili ve kültürüne bütünüyle hâkim olması nedeniyle üslup bakımından çok iyi bir çeviri yapmış olduğu görülmektedir.
Sonuç ve Öneriler
Refik Özdek C. Aytmatov’un eserlerini Fransızcadan yaptığı çevirilerle Türk okurlarına sunmuş ve son derece başarılı bir çevirmen olduğunu göstermiştir. Ancak Rusçadan Fransızcaya çevrilen eser esas alınarak bu yorum yapılabilir. Bu çalışmada “Eğer R. Özdek Beyaz Gemi adlı eseri Rusçadan veya Kırgızcadan yapsaydı ne olurdu?” sorusunun cevabı aranmıştır.
• Özel adların çevirisinde de tutarsızlıkların olduğu ve Kırgız kültürüne özgü isimlerde de uyumsuzlukların olduğu görülmüştür. Fransızca çeviri eserden Refik Özdek’in Türkçeye çevirdiği Beyaz Gemi’nin, ara dil kullanımının etkisinde olduğu hissedilmektedir.
• Ara dilden yapılan çevirilerin kaynak dilden yapılan çevirilere oranla daha çok çeviri kayıplarına yol açtığını söylemek mümkündür. Ara dil aracılığıyla yapılan çevirilerin kaynak metinde verilmek istenen mesajı mesleğinde uluslararası yetkinliğe sahip olan çevirmenler tarafından bile eksiksiz aktarılamadığı, edebî çeviri eleştirmenlerince dile getirilir. Dünyada zorunlu sebeplerle ara dil yoluyla edebî eser çevirisi yapılır. Sovyetler Birliği döneminde kaynak dil Rusçadan edebî çeviri yapabilen çevirmenlerin olmamasından dolayı Fransızcayı çok iyi derecede bilen çevirmen Refik Özdek bu alanda her şeye rağmen Cengiz Aytmatov’u Türk edebiyatseverlerine tanıtmada önemli rol oynamıştır.
• “Ara dil kullanarak çeviri yapmak, bir bakıma ‘çeviriyi çevirmek’ olduğundan bu tür yıkıcı kayıpların oluşma olasılığını daha da artırmaktadır. Üstelik bu durum, sorunun, kaynak metinden mi yoksa ara dilden mi kaynaklandığını tespit edememesi nedeniyle okuyucuyu da yanıltmaktadır. Bu bakımdan ara dil aracığıyla çeviri yapmaktan olabildiğince kaçınılmalı, kaynak metnin esas alınmasına özen gösterilmelidir.” (Can, 2023, s. 140).
• Cengiz Aytmatov’un Beyaz Gemi adlı eserinin Türkçeye Rusça ya da Kırgızcadan değil de Fransızcadan (ara dilden) çevrilmesinin sebep olduğu sorunlar dikkati çekmektedir.
• Kaynak dilden değil de çevirinin çevirisi biçiminde işlem gören eserlerde yani “ara dil”den yapılan çevirilerde kimi öz olguların ve kültürel içerikli sözlerin önemli bir kısmının Türkçe karşılıklarının verilemediği anlaşılmıştır.
• Çok sayıda eş değerlik sorunu olduğu, kişi ve yer adlarının yerelleştirilmesinde çevirmen tercihlerinin yanlış olduğu, bu yerelleştirmedeki tercihlerin de Türkiye Türkçesindeki gibi telaffuz edilecek biçimde olmadığı görülmüştür.
• Anlamı verilmeyen veya yanlış verilen sözcüklerden dolayı bazı cümlelerin tamamının anlaşılmaz olduğu tespit edilmiştir.
• Ara dilden Türkçeye yapılan çevirilerdeki anlam kayıplarının eserin genel anlamını bozacak ağırlıkta olmadığı ancak dikkat çekici derecede anlam kayıpları olduğu görülmüştür.
• Rusça kaynak eserin Kırgızca çevirisinde de farklılıklar görülse de kültürel uyum açısından sorun teşkil etmediği gibi Kırgızca metnin daha etkileyici bir üsluba sahip olduğu görülmüştür. Bunda da çevirinin doğrudan kaynak metinden yapılması etkili olmuştur.
• Aytmatov’un eserlerinin dünyada pek çok dile çevirisinin yapılmış olması, çeviri bilim alanı açısından özel olarak incelenmesi gereken bir konudur. Türkiye’de lehçeler arası aktarmalar konusunda yorum ve genel değerlendirme çalışmaları olmasına rağmen Aytmatov’un eserlerinde çeviri sorunları üzerinde çalışmalar yeterli değildir. Kaynak metni Kırgızca olan nüshalar Türkiye Türkçesine aktarılmalıdır.
Kaynakça
Akın, C. (2015). Cengi̇z Aytmatov’un eserleri̇nde vi̇cdan. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Dergisi, 4(4), 1561-1567.
Akın, C. (2020). Manas Ansiklopedisi’nde özolgu ifadeleri. Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi, 49, 211-222.
Akın, C. (2021). Cengiz Aytmatov’un Birinçi Mugalim adlı eserine özolgusal bir yaklaşım denemesi. Dede Korkut Uluslararası Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, 10(24), 118-128.
Aydın, M. (2020). Cengiz Aytmatov’un son eserlerinin Türkçeye çevirileri üzerine. Aydın, M., Kuran Ş. B. ve Gündoğdu, A. (Ed.). Cengiz Aytmatov 90 yaşında Samsun’da-Issık Göl’den Karadeniz kıyılarına içinde (s. 87-96).
Aytmatov, C. (2012). Beyaz gemi (R. Özdek, Çev.). Ötüken.
Aytmatov, C. (2008). Polnoe soçinenıy v 8.t. Bank.
Aytmatov, Ç. (2009). Aytmatov 3. Tom. Biyiktik.
Can, B. (2023). Mısırlı yazar Necîb Mahfûz’un romanlarının İngilizce ara dil kullanılarak yapılan çevirilerinde argo ifadeler, deyimler ve özel adların çevirisi üzerine bir inceleme. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Uluslararası Filoloji ve Çeviribilim Dergisi, 5(2), 123-143.
Göz, K. (2004). Aytmatov’un gölgedeki mütercimi. Cengiz Aytmatov doğumun 75. yılı için armağan içinde (s. 109-124). Manas Üniversitesi.
Göz, K. (2018). Aşım Cakıpbekov, Türk edebiyatı isimler sözlüğü içinde. Ahmet Yesevi Üniversitesi. https://teis.yesevi.edu.tr/+madde-detay/asim-cakipbekov
İbraimov, O. (2018). Devrinin büyük yazarı Cengiz Aytmatov-Hayatı ve edebî kişiliği. Bengü Yayınları.
İsmailova, Zh. ve Altıok, E. (2021). Cengiz Aytmatov’un “Toprak Ana” eserinin “ekoeleştiri” bağlamında incelenmesi. İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 10(2), 1601-1609.
Arıkoğlu E., Alimova C., Askarova R. ve Selçuk B. K. (2017). Kırgızca-Türkçe sözlük (C I-II). Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi.
Koyuncu, M. (2023). Cengiz Aytmatov’un eserleri üzerine felsefî bir değerlendirme. Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 32(1), 238-246.
Kurt, G. (2020). Necîb Mahfûz’un Hân El-Halîlî adlı eserinde yer alan kültürel ifadelerin çeviri stratejileri açısından analizi. Turkish Studies-Language and Literature, 15(1), 515-519.
Nalcıoğlu, A. U. (2015). Edebi eserlerde çeviri sorunları. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, 55, 1-9.
Özcan, M; Dağbaşı, G. ve Demir, Y. M. (2023). Necîb Mahfûz’un “Mirâmâr” adlı romanının ara dil İngilizceden yapılan Türkçeye çevirisi ile Arapça kaynak metninin karşılaştırmalı bir ı̇ncelemesi. Uluslararası Dil, Edebiyat ve Kültür Araştırmaları Dergisi (UDEKAD), 6(2), 302-320. https://doi.org/10.37999/ udekad.13650434
Özyurt, C. (2023). Aytmatov’un eserlerinde Sovyet çalışma hayatı ve emekçi ilişkileri. Bilig, 106, 145-172.
Söylemez, O. (2002). Cengiz Aytmatov hayatı ve eserleri üzerine incelemeler. Karam.
Türk Dil Kurumu. (2024). Türkçe Güncel sözlük. https://sozluk.gov.tr/
Yakar, S. (13 Temmuz 2020). Cengiz Aytmatov’un romanlarında Sovyet rejimine karşı Türk millî kültürünün aktarılması sorunu. II. Maarif Kongresi Anısına. içinde (s. 247-254).
Kuzucular, Ş. (2011, 26 Mayıs). Cengiz Aytmatov’un hayatı ve Kırgız romancılığı. Edebiyat ve Sanat Akademisi. https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/ cengiz-aytmatov-un-hayati-ve-kirgiz-romanciligi adresinden edinilmiştir.

