Elza Semedova (semedli)

Anahtar Kelimeler: Azerbaycan basını, Molla Nasreddin, Ali Bey Hüseyinzade, Üzeyr Hacıbeyov, Türk- Alman ilişkileri

Özet

Makalede Türk- Alman ilişkilerinin tarihine kısa bir bakışla bu ilişkilerin XX. yüzyılın başlarında Çarlık Rusya'sının yoğun baskısı altındaki Azerbaycan basına yansıması incelenmiştir. XX. yüzyılın başları hem Osmanlı'da hem de Rusya Müslümanlarında olduğu gibi Azerbaycan'da da siyasi fikir, düşünce, eğitim ve kültürel anlamda aydınlanma dönemidir. Bu dönem aynı zamanda Çarlık Rusya'sının baskı rejimine karşı Azerbaycan'da istiklal, hürriyet ve milli mücadelenin genişlediği bir dönemdir. Çalışmada bu dönemde yayınlanan dergi ve gazeteler incelenerek konuya en fazla değinen, durum değerlendirmesi ve yorumlar yapan yazarlar araştırma kapsamına alınmıştır. Dönem basınında Türk-Alman ilişkilerine eleştirel yaklaşım, II. Abdülhamit'in Alman emperyalizmi karşısındaki teslimiyetçi tavrı ve bu tavrın ciddi eleştirilere sebep olduğu araştırma sonucunda tespit edilmiştir. Aynı zamanda Almanya'nın Müslümanlar arasına nifak soktuğu serzenişleri de tespitler arasındadır. Türk-Alman ilişkilerinin siyasi boyutuyla birlikte bilimsel, kültürel ve edebî anlamda da dönem basınına konu olmuştur. Özellikle Ali Bey Hüseyinzade'nin "Türkleşmek, İslamlaşmak ve Muasırlaşmak" şiarındaki muasırlaşma gayesini açıkladığı yazılarında Türk-Alman ilişkilerinin bilimsel ve kültürel önemine dikkat çekmiştir. Hem kendi yazılarında hem de editörü olduğu Füyûzat dergisindeki diğer makalelerde Avrupa bilim, edebiyat, sanat ve sanayisini öğrenmenin ve millete bunu idrak ettirmenin önemi üzerinde ısrarla durmuştur. Ali Bey Hüseyinzade, gelişme ve uygarlaşma yolunda her bir milletin kendi millî yazar ve bilginlerinin eserleriyle yetinmekle çok da ileri gidemeyeceğini, mutlaka diğer milletlerden geri kalacağını her fırsatta dile getirmiştir. Avrupa'yı taklit değil takip etmenin önemini Avrupa'daki bilimsel, edebî, kültürel gelişmelerden verdiği örneklerle anlatmıştır.