Hayvan ile İnsan Arasındaki “Başka”lık Açısından Bilge Karasu’nun “Korkusuz Kirpiye Övgü” ve “Bizim Denizimiz” Öyküleri
Anahtar Kelimeler: Bilge Karasu, logosantrizm, hayvan sorusu, Jakob von Uexküll, öteki
Özet
Felsefi düşüncenin tarihinde uzun bir süre doğaya ve insan dışındaki canlılara yaklaşımda çoğunlukla "insan-merkezli" düşünceler esas alınmıştır. Dolayısıyla "insan" düşüncesi kendisini ancak insan ile hayvan arasındaki farkta ifade edebilmiştir. Zamanla bu insan-merkezli yaklaşımlar yerini yeni fikirlere bırakmış, özellikle de hayvanların "öteki" oluşları üzerinden kimlik ve şiddet kavramları yeniden ele alınmış, "hayvan oluş" felsefenin başlı başına bir meselesi hâline gelmiş ve edebî metinlerdeki ekolojik görünürlük de daha çok dikkat çekmeye başlamıştır. Söz gelimi Derrida hayvan sorusu üzerine çalışmalarında "logosantrizm" kavramına, hayvanın sözden/akıldan yoksun görülmesine dikkat çeker. Dilden, sözden yoksun olmak; dilsiz ve sözsüz bırakılmak, yalnızca hayvanın değil, insanın "öteki" konumuna taşıyabileceği her tür topluluğa ait ortak bir özellik olmaya devam eder. Derrida, Heidegger, Agamben gibi isimlerin konuya dair düşüncelerinin kökeninde biyolog Jakob von Uexküll'ün tek bir dünya yerine mekân, zaman ve dünya algısının her bir canlının kendi algı dünyasına göre şekillendiği çoklu dünyalar fikri yer alır. Bilge Karasu da metinlerinde doğanın görünürlüğünü, insan ile hayvan arasındaki farkları ve kesişimi, "öteki" olma, yahut kendi deyimiyle birbirinden "başka" olma durumunu çeşitli bağlamlar içinde ele almış ve yazınsal poetikasının bir parçası hâline getirmiştir. Karasu, metinlerinde hayvanın var oluşunu ve kimliğini, "öteki/başka" olarak bulunduğu pozisyonu sorgulamış, insana dair pek çok sorunun cevabını da bu başkalık üzerinden vermiştir. Yazar, metinlerinde doğaya ve -onun bir parçası olarak- hayvanlara bakışını, insan-merkezli olmayacak şekilde şiddet ve tahakküm ilişkisinden arındırarak kurmak ister ve bunu sağlayacak yolları arar. Bu çalışmada Karasu'nun iki öyküsü esas alınarak, yazarın insan ve hayvan arasındaki dünya farklılığı, logosantrizme yaklaşımı ile canlılar arasında eşitliğe dair talebi irdelenecektir.